Sıcak güneşli bir günde yürüyüş yapmak üzere bugün dışarıya çıktım. Tek kulağımda, kulaklığım müzik çalarımla birlikte tempolu müzik dinleyerek yürüyorum. Müziğin ritmine kaptırmışım kendimi. Hava güneşli ama , bir açıp kapıyor. Hafifte serin. Lakin gezilir bir hava var yani. İnsanlar güneşli havayı fırsat bilip dolaşıyorlar.

Bebeğini alan, çocuğunu alan, sevgilisini alan, kol kola girmiş dedeler, teyzeler, elinde tespih sallayarak gezen amcalar. Simit yiyenler. Dondurma yiyenler. Sosisli ekmek yiyenler, kestane alanlar, bardakta mısır yiyenler , elinde balonu olan çocuklar, kaydıraktan kayan, salıncakta sallanan bebekler, çocuklar, çocuklarını ve bebeklerini salıncakta ve kaydırakta hatıra fotoğrafı çeken anne ve babalar, bir bankta oturup etrafı seyredenler, çıt çıt çekirdek çıtlatanlar, kafelerde oturan çay, kahve içen gençler, beyler, hanımefendiler , kediler, köpekler, karıncalar, bir su birikintisinde yıkanan serçeler,  ( gökyüzünden kafama pıt diye kaka yapan martılar ) yani canı sıkılan temiz bir hava almak isteyen dışardaydı.

Ben de hem yürüyüş yapıyorum hem de bir yandan dolaşan insanları seyrediyorum. Birden birisinin hapşırdığını duydum. İkinci defa hapşırdı. İnsan olarak içten gelen doğal bir içgüdüyle ve bize büyüklerimizden öğretilen kavramlarla yaşı orta yaşlarda olan bir beyefendiye ,hem müzik dinleyip, hem de yanından hızla geçerken “ ÇOK YAŞA “ dedim. Beyefendi sadece yüzüme onu rahatsız etmişim gibi baktı ve sustu. Ne bir sağol kelimesi, ne bir teşekkür ederim , ( ha bu kelimeleri bekliyormuyum hayır , insan bazen herşeyi karşılık bekleyerek yapmıyor ki ) ne de bir baş sallama, selam verme ya da tebessüm gibi bir davranış , bir tık gelmedi.

Tanısakta, tanımasakta birisine kötü birşey olduğu zaman yardıma koşan, yardım eden bizler değil miyiz ? Bu durumda aynı o durumda yaptığımız gibi içten gelen doğal, insanca, her insanda olması ve davranması gereken bir davranış biçimiydi benim için…

İnsan herkesi kendi gibi bilirmiş ya, işte öyle bir duyguyla şaşırdım. Üzüldüm mü hayır. Kızdım mı hayır. Bayanım diyemi bir şey demedi acaba dedim kendi kendime, bayan olsam ne olur ki dedim . Bir bayandan gelen çok yaşa kelimesi ne hissettirebilir ki insana diye bir an düşündüm sadece.

Aklıma başka başka sorular geldi ( acaba duymuyor muydu, konuşamıyor muydu diye ama insan bu kadarda tepkisiz kalamazdı ki )

Sitemliyim toplum olarak güzel ve samimi duyguları yitirmeye başladığımız için..

Sitemliyim kadın erkek demeden insanlardan korktuğumuz için

Sitemliyim… Sitemliyim…..

Her neyse ama abicim ben yine size buradan sevdiklerinizle birlikte bir ömür boyu sağlıklı yıllar temenni ederim.

Duymasanda, görmezlikten gelsende, karşımda put gibi kalsanda sana çok yaşa, sağlıklı yaşa diyenlerin çok olsun…

Sen “Çok Yaşa” tanımadığım Beyefendi….